Denizli Ticaret Odası (DTO) Yönetim Kurulu Üyesi Kemal Tuncer, Bayramyeri’ndeki Ahilik Haftası kutlamalarında konuştu. Geçmişi 1000 yıl öncesine dayanan geleneğin, bugünkü oda ve borsaların temel direği olduğunu söyleyen Tuncer, “Bu kültürümüzü, yeni kuşaklara da aktaralım ki, medeniyetimizin yarınlarına da ışık tutacak bu meşale ebedi sönmesin” dedi.

Denizli Büyükşehir Belediyesi tarafından her yıl olduğu gibi bu yıl da Bayramyeri Meydanı’nda gerçekleştirilen Ahilik Haftası kutlamalarına Vali Hasan Karahan, Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Zolan, Pamukkale Kaymakamı Hayrettin Balcıoğlu, Merkezefendi Kaymakamı Adem Uslu, Pamukkale Belediye Başkanı Avni Örki, MHP İl Başkanı Cafer Birtürk, Ticaret İl Müdürü Süleyman Yener Pektaş, İl Milli Eğitim Müdürü Mahmut Oğuz, İl Müftüsü Mehmet Aşık, Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Başkanı Mehmet Ali Erbeği, Denizli Ticaret Odası Yönetim Kurulu Sayman Üyesi Kemal Tuncer ile DTO Genel Sekreteri Ali Rıza Tekin ve meslek odalarının başkan ve yönetim kurulu üyeleri katıldı.

Saygı duruşunun ardından İstiklal Marşı’nın okunması ve Denizli Büyükşehir Belediyesi Konservatuvarı Halk Dansları Ekibi’nin gösterisiyle başlayan etkinlikte, Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birliği Başkanı Mehmet Ali Erbeği ile Denizli Ticaret Odası Yönetim Kurulu Üyesi Kemal Tuncer, üyeleri adına kısa birer konuşma yaptılar. Onların ardından kürsüye gelen Başkan Zolan ile Vali Karahan da, meslek erbabının haftasını kutladı. Bereketli, helal kazanç diledi.

TUNCER: “DENİZLİ, GİRİŞİMCİDİR!”

DTO Yönetim Kurulu Sayman Üyesi Tuncer, görevi gereği yurtdışında bulunan Yönetim Kurulu Başkanları Uğur Erdoğan’ın selamlarını ileterek başladığı konuşmasında, öncelikle üyeleri ile esnaf ve sanatkarların Ahilik Haftası’nı tebrik etti. 93 yıllık geçmişi bulunan odalarının, 1000 yıllık bir geçmişi bulunan ahilik geleneğini yaşatmaya çalıştığına dikkat çekti. Tuncer, “İçinde bulunduğumuz bu meydanın Denizli’miz için ayrı bir anlamı ve önemi var… Denizli, Kurtuluş Savaşı’nın bu yöredeki ilk kıvılcımını, tam 100 yıl önce, 15 Mayıs 1919’da Müftü Ahmet Hulusi Efendi önderliğinde şehrin sancağı şerifini Bayramyeri Meydanı’na çıkararak yaptığı protesto ve “Elinizde hiçbir silahınız olmasa dahi, üçer taş alarak düşman üzerine atmak suretiyle, mutlaka fiili mukabelede bulununuz” dediği tarihi hitabıyla, bölgesinin kaderini değiştiren hayati bir girişimde bulunmuştur. İnsanımızın bu girişimci ruhunun, köklü bir geçmişten gelen tecrübesiyle geleceğimize ışık tutmasını, yarınlarımızı da aydınlatmasını ve geleceğimizi teminat altına almasını istiyoruz. Savaş sonrası ise, kalkınma mücadelesine başlamış; İzmir İktisat Kongresi’nin hemen ardından, 1925 yılında genç Türkiye Cumhuriyeti’nde kurulan ilk Anonim Şirket olan Şemsi Terakki Debagat ve Ticaret Türk Anonim Şirketi’ni hayata geçirmiştir. Yanlış duymadınız; devletimizin ilk Anonim Şirketi, Denizli’de kurulmuştur. Bir yıl sonrasında da bugün 93 yıllık bir geçmişe ulaşan Denizli Ticaret Odamız faaliyetine başlamış. İnsanımızın bu girişimci ruhunun, köklü bir geçmişten gelen tecrübesiyle geleceğimize ışık tutmasını, yarınlarımızı da aydınlatmasını ve yarınlarımızı teminat altına almasını istiyoruz. Denizli Ticaret Odası Yönetimi olarak, göreve geldiğimiz bu yeni dönemde, Başkanımız Sn. Erdoğan’ın “Üyelerimiz, bizim varoluş amacımızdır” sözünü ilke edindik. Onların daha iyi şartlarda varlıklarını sürdürebilmeleri, kendini geliştirebilmeleri ve ülkemizin geleceğini şekillendirmek adına söz sahibi olabilmeleri, sosyal konularda yetkili ve etkili bir camia olarak toplumsal sorumluluk alabilmeleri için, var gücümüzle çabalıyoruz. Ticaret Odası olarak, insanımızı üretken hale getirip iş gücümüze, ekonomimize katmak; iş dünyamıza yeni neferler kazandırabilmek için, farklı konularda mesleki kurslar düzeliyor; kişisel gelişim eğitimleri veriyoruz. Denizli’nin en etkin ve aktif sivil toplum kuruluşu olarak, kurslarla insanımızı meslek sahibi ederken, farklı iş kollarındaki vatandaşlarımızın da daha bilgili ve donanımlı, tecrübesi ve mesleki görgüsüyle, emsalleriyle rekabet edebilecek kadar güçlü olması için çaba harcıyoruz. Böylelikle, işin ehli isimlerden yeni nesillere bilgi transferini sağlayıp, bir nevi Ahilik kültürünün de korunması ve geliştirilmesi için katkı sunmaya çalışıyoruz.” dedi.

TOPLUMDAKİ KARİYER ALGISININ YANLIŞ OLDUĞUNA DİKKAT ÇEKTİ

Haftanın anlam ve önemine dair konuşmasında, elbirliğiyle, Denizli’nin ülkenin, Türkiye’nin de dünyanın en büyük ekonomileri arasına girebilmesi için çalışılması gerektiğini de vurgulayan Tuncer, “Bunun için de önce vatanımızı ve milletimizi sonra da işimizi yani aşımızı yani mesleğimizi, sevmeliyiz. Evet; yolumuz uzun, işimiz çok ancak, özellikle böyle durumlar ve zamanlar için aklımdan çıkarmadığım, sevdiğim, samimi ve güzel bir söz var; ‘Aşk ile çalışan yorulmaz!’ Bizi, her koşulda diri tutan da işte bu vatan aşkı, millet aşkı, iş aşkı, meslek aşkı. Bu ruhu, yeni kuşaklara da aşılamalıyız. Hepinizin bildiği gibi; Zanaat altın bileziktir… Herhangi bir dalda ustalığı olan, hiçbir zaman işsiz kalmaz! Bizim, bu düsturla, gerek okullarımızda gerekse işletmelerimizde işinin ehli yeni nesiller yetiştirmemiz gerekiyor. Ülkemizdeki kariyer algısı ne yazık ki yanlış… “Kariyer” denildiğinde, özellikle gençlerde genel algı, masa başında rahat bir iş! Oysa ki kariyer, işinde daha doğrusu mesleğinde iyi, beğenilen ve bunu kazanca dönüştürebilen yetkin kişinin benzerleri arasından sıyrılıp öne çıkması, daha tanınır ve öncelikli yani tercih edilen olmasıdır! Onlara bu ruhu kazandıracak en sağlam ve temel öğretiler ise, 1000 yıllık bir tecrübeyle yoğrulup günümüze kadar ulaşan Ahilik kültürümüzden, çağları aşan bu eşsiz geleneğimizden geliyor. Muhtaç oldukları kudret, damarlarındaki asil kanda mevcut! Ve yine Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün de dediği gibi, şunu asla unutmamalı: Vatanını en çok seven, vazifesini en iyi yapandır! O ve aziz şehitlerimiz ile Ahi Evran pirimiz başta olmak üzere bu ocaktan gelip geçmiş, vatanı için çalışmış her kim varsa, hepsini hayırla yad ediyor, şükranla anıyoruz. Ruhları şad olsun. Allah, onlardan razı olsun. Sizlerin de tekrar haftanızı kutluyor, hepinize saygı ve sevgilerimizi sunuyorum.” diye konuştu.

EN İYİLER ÖDÜLLENDİRİLDİ

Tören şed kuşatma geleneğinin canlandırılması, yılın ahisi, yılın kalfası ile çırağının protokol üyeleri tarafından ödüllendirilmesiyle sona erdi. Denizli protokolü daha sonra esnaf ziyaretinde bulundu.